Balon Sinoplasti

Balon Sinoplasti Nedir?

Kronik sinüs enfeksiyonlarının oluşmasındaki en önemli etken sinüslerde üretilen sümük (mukus) salgısının burun içine boşalmasını sağlayan küçük kanalların (ostium) tıkanması ve salgıların sinüs içinde birikmesi yanında sinüs havalanmasının bozulmasıdır.

Balon sinoplasti olarak adlandırılan tekniğin prensibi sinüslerin tıkalı ya da daralmış boşalma kanallarının herhangi bir doku kesip çıkartmadan sadece balon yardımı ile genişletilmesi yolu ile havalanma ve drenaj fonksiyonlarının tekrar sağlanmasıdır.

Standart endoskopik cerrahi teknikleri ile karşılaştırıldığında balon sinoplasti tekniğinin en önemli avantajları,

  • Etkili ve güvenli bir yöntem olması, (komplikasyon ihtimalinin çok düşük olması yanında balon ile genişletilen sinüs drenaj kanallarının 2 yıl sonunda %98 açık olduğu izlenmiştir),
  • Çok az doku hasarı oluşturması (küçük, yumuşak, elastik ekipmanlar kullanılmakta, kapalı sinüs drenaj kanallarının kibarca açılması sağlanarak çok az doku hasarı ile sonuca ulaşılmaktadır),
  • Kanamanın çok az olması
  • Hızlı iyileşme süresi (çoğu hasta 24 saatte normal hayatına dönebilmektedir),
  • Aynı bölgede daha sonra yapılabilecek diğer tedavileri engelleyici bir rolü olmamasıdır.

 

Balon sinoplasti tekniği tek başına kullanılabildiği gibi özel durumlarda standart endoskopik sinüs cerrahisi ile birlikte de uygulanabilmektedir.

Balon Sinoplasti Hangi Durumlarda Uygulanır?

Burun çevresinde normal olarak her bir tarafta dörder adet olmak üzere 8 sinüs bulunmaktadır. Bunlar alın kemikleri içinde frontal, yanak kemikleri içinde maksiller, gözler arasında etmoid ve kafanın tam merkezinde en geride yer alan sfenoid sinüslerdir.

Az görülen anatomik varyasyonlar dışında frontal, maksiller ve sfenoid sinüsler birkaç milimetre çapında tek bir boşalma kanalı (ostium) ile burun içine açılan büyük boşluklar şeklinde iken etmoid sinüsler çok küçük boşalma kanalları olan, bal peteği gibi 10-15 küçük odacıktan oluşur. Balon sinoplasti sırasında kullanılan ekipmanların boyutları frontal, maksiller ve sfenoid sinüslerin boşalma kanallarından geçmeye uygun olup etmoid sinüsler için oldukça büyük kaldıklarından etmoid sinüzit vakaları standart balon sinoplasti tekniği için uygun değildir.

Ameliyat gereken Kronik sinüziti olan hastalarda en fazla hastalık izlenen sinüsler etmoid sinüslerdir. Bu nedenle tüm kronik sinüzit hastaları içinde sadece standart balon sinoplasti tekniği kullanılarak bütün hastalıklı sinüslerine müdahale edilebilecek hastaların oranı oldukça azdır. Sinüs anatomisinin bu özelliği göz önüne alınarak balon sinoplasti ile etmoid sinüslere de müdahale edebilecek ekipmanlar geliştirilmiştir (Şekil 2). Etmoid sinüslere yerleştirilen rezervuarlı balon kateterler yardımı ile sinüslere ulaşılarak sinüslerin içine uzun sürede yavaş salınan ilaç uygulamaları yapılabilmektedir.

Bu yöntemde de standart balon sinoplasti tekniğindeki gibi da ameliyat sonrası bakım ihtiyacının az olması, komplikasyon riskinin düşük olması, cerrahi tekniğin basit olması gibi avantajları nedeni ile etmoid sinüzitlerin kronik iltihaplarında da balon sinoplasti tercih edilebilmektedir.

Şekil 2: Etmoid sinüslerde uygulanan ilaç rezervuarlı sinoplasti kateteri

Bugün için yaygın nazal polipleri olan hastalarda sinoplasti kullanımı kısıtlı olup bu vakalarda klasik endoskopik cerrahi sırasında belli bölgelerde balon tekniği kullanılabildiği gibi sadece klasik endoskopik sinüs cerrahisi de tercih edilebilmektedir.

Balon sinoplasti tekniği endoskopik sinüs cerrahisinin yerini tamamen alan bir yöntem olmayıp özel durumlarda önemli avantajlar sağlayan yardımcı bir teknoloji olarak kabul edilmelidir.

Balon Sinoplasti Güvenli midir?

Balon sinoplasti teknolojisi ilk olarak uygulamaya başlandığında ameliyat sırasında balon kateterlerin sinüs kanallarında uygun yerleşimini sağlamak için skopi cihazı kullanılması nedeni ile hastaların işlem sırasında X ışını almaları bu teknik için en önemli problem olarak görülmekteydi. Daha sonra geliştirilen ışıklı klavuz tellerin kullanıma girmesi ile alın ve yanak sinüslerine skopi kullanılmadan girilebilme imkanının sağlanması bu problemi önemli ölçüde çözmüş oldu.

Bugün için balon sinoplasti sırasında sadece sinüs içindeki ışığın dışarıdan görülmesi mümkün olmayan en gerideki sfenoid sinüslere müdahale ederken X ışını veren skopi cihazı kullanılmaktadır. Skopi cihazında gereken ayarların yapılmasının yanı sıra ameliyatın tecrübeli bir uzman tarafından uygun teknik kullanılarak uygulandığında oldukça kısa sürmesi, işlem sırasında hastaya verilen X ışını miktarının son derece az olmasını sağlamaktadır.

Balon sinoplasti tekniği kullanılan ameliyatlarda bugüne kadar çok az sayıda komplikasyon rapor edilmiş olup alın sinüsü boşalma kanalının balon ile genişletilmesi sırasında hemen komşuluğunda kafa kaidesinde hasar oluşması bunlar içinde en önemli olanıdır.

Alın Sinüsü Rezervuarlı Stentleri

Tüm sinüsler içinde tedavi konusunda en fazla zorluk yaşanabilen sinüsler alın sinüsleridir. Alın sinüsü boşalma kanalları diğer sinüslerden farklı olarak sert kemik yapılar arasında yer almakta ve anatomik yapıya bağlı olarak bazı hastalarda son derece dar olabilmektedir. Yerleşiminden dolayı ameliyat sonrası takiplerde de gözlenmesi oldukça zor olan alın sinüslerine yapılan müdahaleler sonrasında bu dar kanalların iyileşme dokusu, ödem, kurumuş salgılar ile kapanması nadir olmayarak hastalığın tekrarlamasına neden olabilmektedir.

Balon sinoplasti teknolojisi ile gelen en önemli faydalardan birisi özellikle alın sinüslerinde (frontal sinüs) kullanılan ilaç rezervuarlı stentlerin geliştirilmesidir (Şekil 3) . İlaç rezervuarlı alın sinüsü stenetleri ameliyat sırasında açılan ya da genişletilen alın sinüsü boşalma kanallarından sinüs içine yerleştirilmekte ve rezervuarına konulan ilaçları iki hafta boyunca yavaşça salarak sinüs ağzının tekrar tıkanmasını önlemektedir.

Şekil 3. Alın sinüsüne (frontal sinüs) yerleştirilen ilaç hazneli balon stent

Alın sinüsü stentleri balon sinoplastiyi takiben genişleyen frontal sinüs kanalından yerleştirilebildiği gibi endoskopik sinüs cerrahisi sırasında frontal sinüse müdahale edilen durumlarda, bu bölgede iyileşme sırasında tıkanıklık oluşmasını önlemek amacı ile balon ile genişletilme yapılmadan ameliyatta açılan sinüs kanalı yolu ile uygulanabilmektedir. Frontal sinüs stentleri ameliyat sonrası 2-3 haftada yapılan pansumanlarda poliklinik şartlarında kolaylıkla çıkartılabilmektedir.